AKDENİZ BÜLTENİ HABERİMİZ

Enerjisini Enerji Sektöründen Alan Salih Yaman Tüm Enerjisini Şimdilerde ‘Ekolojik Turizme’ Aktarıyor.

Salih Yaman: “Hem İstihdama Hem Ekonomiye Katkı Sağlıyoruz”

Enerji santrallerini profesyonel yönetim amacıyla 1993 yılında kurulan SY Grup, bugün Türkiye’deki 3,2 MW’ye yakın kurulu gücü kontrol ediyor. SY GRUP Yönetim Kurulu Başkanı Burdur -Bucaklı iş insanı Salih Yaman; enerji santral işletmeciliğindeki önemli başarılarının ardından şimdi bambaşka bir proje ile karşımızda. Kendi doğduğu topraklarda yani Karacaören'de 15 bin metrekare alanda 1 milyon dolar yatırım tutarlı; tamamen doğal ve ahşap mimarisi ile öne çıkan ekolojik turizm üzerine proje uygulamasını hayata geçirmek üzere. Başarılı iş insanı Salih Yaman’la; başarı hikayesini, gelecek planlarını ve yeni projesinin detaylarını konuştuk.

%100 yerli sermayeli Türk şirketi olan SY Grup ana faaliyet alanı olan elektrik santralleri işletmeciliği ile öne çıkan ve ülke ekonomisine ve istihdama da ciddi katma değer yaratan bir kurum. Kamunun bir çok kurumunda devletin büyük barajlarının enerji üretim işini yapan SY Grup, 2 bin üzerinde personeliyle de önemli bir gücü elinde tutuyor. Aslen Burdur-Bucak Karacaören Köyünden olan Salih Yaman, çocukluk ve gençlik yıllarını köyde geçirmiş emeğin, iş gücünün ve çalışmanın önemini bilen bir isim. O günlerin, o yıllarda yaşadığı sıkıntı ve zorlukların kıymetini ve önemini hiçbir zaman unutmayan Salih Yamanla başarı hikayesini, enerji sektörü ile tanışmasını, bu sektördeki büyümesini ve tabi ki bambaşka bir projesi olan ‘ekolojik turizm’ adına hayata geçirmek üzerine olduğu yatırımını konuştuk. Biz sorduk, Salih Yaman tüm samimiyetiyle yanıtladı…

Salih Yaman kimdir kendinizden bahseder misiniz?

1966 Burdur Bucak Karacaören köyünde doğdum. 1978 yılında Karacaören 1 barajının inşaatı başlamıştı. 1981 yılında bitti. Çocukluk dönemim ve gençlik yıllarımın bir kısmı burada geçti. Çiftçilik yapar, pamuk ekerdik. Tarlanın ekimi, hasat tamamen insan gücü ile yapılırdı. Katır ile çift sürdüğüm günleri bilirim. 1987 yılında Bucak'a taşındık. 1987 yılında askere gittim. Askerlik sonrasında Karacaören II Hidroelektrik Santralinin inşaat ve montaj kademesinde çalıştım. Ardından kardeşimle birlikte kamunun değişik işlerini aldık. Müteahhitlik işlerine giriştik. İş alanlarımızı genişlettik. Personel sayımız 5 bine kadar ulaşmıştı. Ama ağırlıklı olarak, enerji sektörü ana iş kolumuz oldu ve bu sektörde büyüdük. Şimdi ise inşaatlarında çalıştığı Karacaören santrallerinin işletmeciliğini yapıyorum. Ayrıca, kamunun bir çok kurumunda devletin büyük barajlarının enerji üretim işini yapıyoruz. TEİAŞ'a trafo merkezleri ve ayrıca, Antalya-Isparta ve Burdur karayolları üzerinde iki akaryakıt istasyonumuz var. Hem istihdama hem ekonomiye katkı sağlıyoruz. 2 bin üzerinde personelimiz var.

Enerji sektöründen ‘ekolojik turizm’ yatırımına yönelişiniz nasıl oldu? Bu fikir nasıl oluştu, biraz bundan bahseder misiniz?

İnsanlar şehir hayatından sıkıldı. Doğa ile iç içe insanı rahatlatan bir ortama insanları yönlendirmemiz gerekir dedik. Proje tasarımı tamamen kendimize ait. 2018 yılında inşaata başladık. Yüzde 80'i bitti, projemizi tamamlamak üzereyiz. 2019 yılının sonunda tam anlamıyla hizmet vermeye başlayacağız. Siyasetçiler, bürokratlar, turizmciler, rehberler ve bir çok sivil toplum kuruluşu temsilcisinin katılımı ile görkemli bir açılış gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz.

Proje hakkında bilgi verir misiniz?

Karacaören'de 30 dönüm imarlı tapulu arsamız var. Toplamda 15 bin metrekare alanda ekolojik turizm üzerine proje uyguluyoruz. Proje maliyeti 1 milyon dolar civarında tamamen organik, ahşap mimarisi ile turizm tesisi yapıyoruz. Diğer bungalow tarzı evler inşaa ediyoruz. 25 metrekareden başlayıp 50 metrekareye genişliğe kadar olmak üzere 25 ev olacak. Evlerimizin hepsi göl manzaralı hatta uyurken gölü bile izleyebileceğiniz cepheye göre tasarlandı. İki katlı olanlar var. Bunları yaparken doğayı tahrip etmemeyi esas aldık. Ağaçları kesmeden ağaçların üzerine de ev inşaa ettik. Ağaçlara çivi bile çakmadık.

Kutu: Salih Yaman: “Projemizi Tasarlarken; Olmuşken En İyisi Olsun Düşüncesi İle Hareket Ettik”

Burada her şey organik olacak. Hobi bahçeleri konseptine benzeyecek. İlaç kullanılmadan sebze ve meyve üreteceğiz. Restoranda kullanacağımız tüm yiyecekler organik olacak. Mesela sabah kahvaltısında kullanacağımız A'dan Z'ye her şey organik olacak. Bölgemizdeki köylerden ve üreticilerden yararlanarak bunu başaracağız. Böylelikle bölge insanına da bir değer yaratmış olacağız. Çiftlik tavuğu değil köy tavuğu yedireceğiz. Tavuk ve yumurtaları yöre halkından satın alacağız. Onlar da kazanacak. 3 ana menü olacak. Balık, tavuk ve kırmızı et menüleri sunacağız. Alım garantisi veriyorum. Konum itibariyle Toros sıradağlarının olduğu bir bölgedeyiz. Torasların balı çok güzel olur. Biz de bunu konuklarımızla buluşturacağız. Organik bal temin edeceğiz. Gölde tekne turu yapacağız. Karacaören Barajı çok güzel bir havzaya ve koylara sahip. Etrafı tamamen bitki örtüsü ile çevrilidir. Yazılı kanyona tekne ile insanları götüreceğiz. Tarihi mekanlara ulaştıracağız. Sagalassos örneğini verebilirim. Bunun haricinde insanların doğa içinde tur atabilmesi için ATV'leri sunacağız. Çok güzel yürüyüş bölgeleri var. 10 kilometrelik bir yürüyüş parkurunda yürüyüş imkanı bulacaklar. İnsanları hem doğa ile hem tarih ile buluşturacağız. Yani, projemizi tasarlarken; olmuşken en iyisi olsun düşüncesi ile hareket ettik.

Antalya en sıcak olan iller arasında yer alıyor, projeniz 12 ay boyunca açık olacak mı?

Evet, tesisimiz yıl boyunca hizmet verecek. Otantik bir restoran oluşturduk. Akdeniz Bölgesi'nde olmayan bir konsepti sunuyoruz. İnsanlar buraya bağımlı olsun istiyoruz. Bir gelen bir daha gelecek. Yakınını, arkadaşlarına da tavsiye edecek. Karacaören coğrafi olarak da kilit bir noktada. Burası üç ilin kesiştiği bir yer, bir nevi kesişme noktası. Antalya-Isparta-Burdur sınırında yer alıyoruz. Havalimanına 50 kilometre, Antalya-Isparta yolu üzerinde 3 kilometre mesafede ulaşımı çok rahat diyebilirim. Havayolu ile gelen misafirlerimizi havalimanında karşılayarak buraya transfer edeceğiz hatta VİP hizmet sağlayacağız.

Hedef kitleniz kimler olacak, herkese hitap edecek mi? Son olarak eklemek istediğiniz neler var?

Şehirden uzaklaşmak isteyen, doğa meraklıların uğrak mekanı olacak. Kaliteli hizmet sunacağız. Başarı kavramını bir sonuç değil bir süreç olarak yorumladığımız için, elde ettiğimiz başarıları yeterli görmüyoruz ve başarı çıtamızı daha da yukarılara taşıyacağımız inanıyoruz. 20 Yılı aşkın süredir sektördeki lokasyonumuzu koruduk ve bunu yaparken geleceğin doğru analizini yaparak başarılı olduk. O bakımdan bu projemizde de planladığımız hedeflere emin adımlarla ulaşacağımızdan hiç kuşkum yok. Bu konuda çalışma arkadaşlarıma sonuna kadar güveniyorum. Böyle doğa harikası bir yeri vatana, millete, çevreye kazandırmak adına büyük bir hassasiyet içindeyiz. Bunun gururunu yaşıyoruz.